Ayla Filmi Hakkında

Ne kadar oldu görüşmeyeli?
Çok zamandır yazmak istiyorum ama ya ilhamı bulmuyorum ya da o geliyor da ben müsait olmuyorum. Nihayet bugün "boş zaman" kavramı ile müşerref oldum.

Efendim, ben deniz kapalı ve karanlık mekanlardan pek haz etmem. Cafe, avm tarzı yerlerde zaman geçirmektense bir bankta kitap okumayı, sahilde çekirdek çitlemeyi, uzanıp Kanlıca'nın orta yerinde bir taşa gözümün yaşını süzdürmeyi severim, hisara doğru. Amma ve lakin "sosyal hayatımı" idâme ettirmek adına bazen "mecburen" arkadaşlarla onların sevdiği mekanlarda takılıyorum. Bugün de o günlerden biriydi. Ve sinemaya gittik. Alya'yı izledik.

Filmin konusunu duymayan yoktur her halde. Hala bilmeyenler için film, bir Türk askeri ile Koreli kız çocuğunun muhabbetini anlatıyor. Muhabbet kelimesini özellikle kullandım. Çünkü bu kelime habbe "tohum" dan türemiş olup gittikçe büyüyen bir sevginin en güzel halini anlatmakta. Ve filmde bu iki kahraman arasındaki sevgi de tıpkı bir tohumun filizlenmesi gibi anlatılmakta.

Aşk filmlerinden ziyade arkadaşlık, aile, kardeşlik temalı filmleri sevdiğimden midir bilinmez bu filmi de sevdim. Yalnız hikayeyi önceden bildiğim için  film beni pek heyecanlandırmadı. İnternette okuduğum bir çok olumsuz yorumu hak etmemekle beraber abartılı övgüye de layık bir film değildi bence. Güzeldi, özeldi, yer yer güneşli, çokça parçalı bulutlu, ara sıra sağnak yağışlı bir şeydi işte.

Ali'ye bayıldım. Süleyman'a yandım, Deli'yi sevdim. Ve sonunda dönüp evime geldim. :)




Yorumlar

Popüler Yayınlar